enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli
Hafif Yağmurlu
16°C
Kocaeli
16°C
Hafif Yağmurlu
Pazar Hafif Yağmurlu
19°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
18°C
Salı Çok Bulutlu
19°C
Çarşamba Az Bulutlu
22°C

Kurban Kesmenin Psikolojisi

19.07.2021
A+
A-

KURBAN KESMENİN PSİKOLOJİK TEMELLERİ.

Fransız Antropolog Rene Girard, kurbanın psikolojik yönü için şunları söylüyor. “Kurbanın sunumu şahıs için değil toplum içindir. Toplum kendi içindeki şiddeti gidermek için kendi dışında bir şeye şiddetini kanalize eder.”

“ Kurbanın amacı iç çatışmaları yatıştırmak, önlemek ve şiddetin yönünü başka yere çevirmektir.” Girard’a göre kurban kanıyla doyurulmayan şiddet zincirleme toplumsal cinayetlere neden olmaktadır.

Girard, kurban geleneği ile oynanmasını sakıncalı bulmaktadır. Ona göre geleneğe dokunulduğunda toplumun dengesi bozulur ve tehlikelere zemin hazırlanmış olur. Girard, şiddetin yönünü değiştirmesi için belli aralıklarla kurbanın tekrarlanması ve devam ettirilmesi gerektiğini belirtir.

Bütün ilahî kitaplarda Habil ve Kabil’in kurban olayı anlatılmaktadır.   İyi bir araştırmacı olan Girard, Kabil’in şiddete başvurmasını kansız kurban sunmasına bağlamıştır. Kabil’in sunduğu kansız kurbanın şiddeti savuşturan bir kurban olmadığından, Kabilin katil olduğu tezini iler sürmüştür.

Girard’ın tezinin benzerini savunan Türkiye de Prof. Dr. Ali Murat Daryaldır. ” kurban kesmenin psikolojik temelleri” isimli kitabını bize, 1981’ yılında ders kitabı olarak okutmuştu.

Daryal Hoca, Saldırganlığın doğuştan gelen biyolojik bir olay olduğunu savunur. Saldırganlığın tatmin edilmesi için kişinin kan görmesi gerektiğini ileri sürer ve bunun için kurbanın gerekli olduğunu belirtir. İnsanın kan dökmeye meyyal bir varlık olduğunu Bakara Suresinin 30. Ayetinde geçen Meleklerin Allah’a  “ kan dökecek bir varlık mı yaratacaksın”sözlerine dayandırır.

İnsanda ki kan görerek tatmin olma dürtüsüyle ilgili örneklerini Daryal Hoca, Batı’dan ve Türkiye den verir. Kurban kesen toplumlarla kurban kesmeyen toplumların yaşantılarının farklı olduğunu, kurban kesmeyen toplumların zevklerinin ve eğlencelerinin ve sanatının insanı alçalttığını ve kan içerdiğini, şiddet içerdiğini örnekleriyle anlatır. Bu örneklerden bir kaçını yazımıza alacağız…

İslama cephe alanlar, bunun neticesi olarak, İslam’ın bütün müesseselerine de karşı çıkmak mecburiyetinde hissederler kendilerini. Bu yüzdendir ki Kurbana da karşı olacaklardır. Ama kan gölüne dönen arenaları, ringleri, tribünleri spor adına masum görecektir.

HALK ARENADA KAN GÖRMEK İSTER.

1.Örnek: Boğa Güreşleridir; bu konuyla ilgili olarak bir televizyon filminden bahseder. Filmin konusu; bir matador (Boğa Güreşçisi) aranmaktadır. Fakat bu matadorun genç ve tecrübesiz olması istenir. Bundan maksadın ne olduğunu tertip komitesi başkanı şu şekilde izah eder:

“Uzun zamandan beri arenalarda kan akmadı. Bu yüzden boğa güreşlerine rağbet azaldı. Hâlbuki halk arenada kan görmek ister.  Şayet bugün kan akarsa bundan sonra tribünler dolar taşar…”

Bu genç matador vahşileştirilmiş ve kızdırılmış Boğanın önüne atılır. Sonuç malumdur, genç matador boğanın boynuzlarında ölmüştür. Bundan sonra gözleri bağlı Atlar ve Atların üzerinde usta matadorlar arenada kızgın boğanın önüne atılır. Matador boğanın canını yakınca boğa gözleri bağlı atlara saldırır ve atların bağırsaklarını dışarı çıkartır. Bu iş için hazırlanmış kişiler hemen atların karınlarını diker ve atı ayağa kaldırır. Sonuçta at parçalanır ve sahaya bir inek atılır. Bundan sonra da usta matadorlar tarafından boğa öldürülür. Seyirciler bu olaydan çok zevk alırlar ve ole, ole sesleriyle arenayı inletirler. Seyirciler ne ölen genç matadoru ne de, vahşice parçalanan atları hiçbir zaman hatırlamazlar. Ali Murat hoca işte bu insanlar ve atlar o toplum için seçilmiş kurbanlardır der.

Bir müddet bu olaylar kan görme dürtüsünü teskin etse de tekrar bu dürtü ortaya çıkınca insanlar yine kurbanlarının feci sonlarını görmek için arenaya koşarlar.

2.Örnek: Boks ’tur; İslam da insanın yüzüne vurmak yasaktır bu nedenle de boks spor olarak yasaklanmıştır. Fakat batı toplumları bundan zevk almaktadır. Bira ara İran da İslam’a aykırı olduğu için Boks yasaklandı. fakat sonradan serbest bırakıldı. Batı dünyası asırlardır bu sporun öncülüğünü yapar. Yıllardır kan akar ve bu kan dinmez.

Seyirciler ringe en yakın yerlerden koltuk almak isterler. Ali Murat hoca bunun nedenini şu şekilde açıklar; kanı yakından görmek ve kan kokusu almak, bir insanın bir çuval kemik yığını olarak başka bir insanın ayaklarının dibine serilmesini görmek ve insanlığın ölüşünü seyretmek içindir.

3. Örnek: Pankreas güreşleridir. Bu güreşler de çok vahşice bir dövüştür ve adına spor denmektedir. Ringde ki dövüşenler bir birlerinin kollarını, bacaklarını, boyunlarını kırarlar, yere düşen rakiplerinin üzerlerine atlarlar. Salonda ki seyirciler de bundan zevk alırlar, alkışlarlar, ıslıklarla bir öldürme olayını kutlarlar.  İşte orada ki seyircilerin kurbanı da bu ringde kolu,bacağı kırılan kanlar içinde kalan sporcudur. Kan gören insanlar da zevklerini tatmin etmişlerdir.

4. Örnek; Futboldur, Dikkat ederseniz, boksörler ringe seyircilerin arasından geçerek çıkarlar ve çıkarken de seyircilerin arasından geçerler. Artık kan gören, boksörün dayak yediğini gören seyirci tatmin olmuştur saldırganlığı da gitmiştir. Boksta hakem hataları da olur. Fakat hiçbir seyirci ringe çıkmaz.

Ama futbol maçında durum böyle değildir. Hakem hataları olunca tribünler ayağa kalkar, hiçbir zaman futbolcular seyircilerin arasından geçip stada girmezler. Yenilen takımın seyircisi de, yenen takımın seyircisi de tatmin olmaz. Atılan sloganlar ilginçtir. Vur vur kemik sesi gelsin v.b. demek ki kemik sesi seyirciyi tatmin ediyor. Sahada kan göremeyen seyirciler tribünde, dışarda birbirine saldırıyorlar. Döner bıçakları ile palalarla maç seyretmeye geliyorlar. Bu bıçaklarla hayvan kesmek bile yasaktır. Ama rakip takımın seyircisini kesmek için bu bıçaklarla statlara gelenler ve hiçbir şeyden haberi olmadan öldürülenler vardır. Bizim ülkemiz de ve dünyada ki birçok ülkede meydana gelen Tribün vahşetinden dolayı takımlar cezalandırılır ve statlar kapatılır, takımlar liglerden ve uluslararası yarışmalardan men edilirler. Burada da takımlar seyircilerin kurbanı olurlar.

4.Örnek: Güreştir. Güreş bizim atalarımızın sporudur ve kan içermez, insanların birbirlerini incitmesi de yasaktır. İnsancıl bir spordur. Rahmetli Yaşar Doğu maçlara çıkarken abdest alınır ve iki rekât namaz kılınır derdi. Ali Murat Hoca, Güreşi kurban kesen milletlerin sporuna örnek olarak vermiştir.

Sonuçta; İnsan fıtratı kan görünce teskin olan bir yapıdadır. Allah CC bunun için insanlara kurbanı emrettiğini söylüyor Antropologlar ve Psikologların bir kısmı.

Ali Murat Hocaya göre; Tavuk, horoz, hindi gibi hayvanların kurban olmamasının nedeni yeterince kanlarının akmaması ve insanda kan görme dürtüsünü tatmin etmemesine bağlar.

İmam Maturidiye göre, bir Müslüman Allah’ın emirlerinde hikmet aramaz. Allah emrettiği için yapar. Müslümanlar dan gücü yetenler de Allah’ın emrini yerine getirir kurbanı keser, zekâtını verir. Gücü yetmeyenleri de gücü yetenler faydalandırır.

Konuyla ilgili olarak, Ali Murat Daryal’ın “ Kurban Kesmenin Psikolojik Temelleri” isimli eseri ile Rene Girardın, “Şiddet ve Kutsal” eserlerine bakıla bilir.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.