68’in liderlerinden Doğu Perinçek’in Ulusal Kanalı ve diğer bir solcu Oda tv sözcüsü Soner Yalçın, Osman Kavala üzerinden karşı karşıya geldiler. Doğu Perinçek ekibi Kavala uluslararası darbe finansörü Sorosun temsilcisi olduğunu ve ajanlık faaliyetlerinde bulunduğunu ileri sürerken,
Odatv’nin ve Sözcü Gazetesinin sözcüsü Soner Yalçın, Osman Kavala’yı, İnsan hakları savunucusu ve yenilikçi bir lider olduğunu, hatta Türkan Saylanın Cenazesinde en önde yürüdüğünü söyleyerek Ulusal Kanalcılara karşı çıkıyor.
“Osman Kavala, Balkan göçmeni tütüncü ailenin çocuğu olarak 1957’de Paris’te doğdu. Robert Kolejinde okudu; solculukla bu okulda tanıştı. Manchester Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde okudu. Babasının 1982’deki ölümü üzerine şirketlerin başına geçti. 80’lerdeki lakabı “Kızıl Milyarder”di.
“Aile şirketinin başına geçtiğinde yaptığı ilk işlerden biri, TSK’nın F-16’larının koruma sistemlerinin geliştirilmesi ihalesini almak oldu. Ancak Kavala holding bu sürede yolsuzlukla suçlandı. F-16 projesi Aselsan tarafından devralınıpmillileştirilirken, Kavala’nın organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Sedat Pekerle ilişkileri olduğu ortaya saçıldı.
15 Temmuz Fetö’cü darbe girişiminin olduğu gece Büyük Ada daki ajanlar toplantısına katılan CIA ajanlarıyla bağlantıları dikkat çekici özellikle o toplantıyı yöneten, Eski CIA HenriBerkey’ile olan derin ilişkisi. Başta hendek provaksoylarıolmak üzere, bütün kalkışmalarda Kavala’nın paravan dernekleri etkin rol aldı. Müzik topluluğu, dil kursu, kültür merkezi gibi isimlerle açılan onlarca dernek kavala tarafından fonlandı. Terör hükümlüsü Demirtaş’ın “seni başkan yaptırmayacağız “ sloganının da mucidi olan Kavala’nın adı 20 Şubat 2013 tarihinde Milliyet Gazetesinde yayımlanan İMRALI ZABITLARI başlıklı haber de de, APO ya selam gönderdiği şeklinde geçti. Devam eden yargı süreci Kavala’nın merkezinde olduğu karanlık bölgeye ışık tutulacak.”
Ulusal Kanalın iddialarının tamamı için. “ Ulusal Kanal haber Videosu YouTube Kanalı. Ulusal kanal 22.10.2021, site adresine de bakılabilir.
Soner Yalçının Kavala Savunması:
“12 Eylül darbesinin en zor günlerinde 1983 yılında İletişim Yayınları’nı kurdu. On yıl sonra Aras Yayıncılık ortakları arasında yer aldı. Tarih Vakfı, Diyarbakır Kültür Evi gibi sivil toplum kuruluşlarının sponsorluğunu yaptı. Adı ‘Kızıl Milyarder’ oldu! Çünkü solculuktan hiç vazgeçmedi. İnsan hakları ihlallerine karşı verilen mücadeleleri destekledi; temel hak ve özgürlükleri savundu. Uluslararası Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesiydi.
Osman Kavala’yı son yıllarda tartışmaların merkezine taşıyan ABD’li iş adamı George Soros tarafından 1984’de kurulan Açık Toplum Enstitüsü oldu.
Ve Osman Kavala Türkan Saylan’ın cenazesinde en önde yürüyenler arasında yer alması. FETÖ eseri 2010 Anayasa değişikliğine ‘Yetmez Ama Evet’ diyenlere karşı çıkması,
Şimdi deniyor ki: Ey Osman Kavala sen 15 Temmuz FETÖ darbesini destekledin! Ayıptır. Yazıktır. Günahtır. Büyük siyasi-hukuki rezalettir.” diyor Soner Yalçın. Yalçının yazısının tamamı: Soner Yalçın, Osman Kavala’yı yazdı: Ayıptır, yazıktır, günahtır! 23 Şubat 2021 Salı Tele 1
Sayın Soner Yalçın, Sayın Yalçın, Ayıptır, günahtır diyor. Doğru Sayın Yalçın, ayıptır günahtır! Yahu hangi insan haklarını savunuyordu solculuktan vazgeçmeyen ABD’nin adamı kızıl soros Osman Kavala? Kimin cenazesinde en önde yürüdü? Türkan Saylanın, Türkan Saylan Kim? Sağlık karnesinde ki fotoğrafı başörtülü olduğu için Cerrah Paşa da hastaneye alınmayıp ölen Medine Bircan adlı yaşlı kanser hastasının ölümüne sebebiyet verenlerden biri.
“Eğitimde fırsat eşitliği için çalışıyoruz” derken, diğer taraftan da başörtülü kızlara burs verip, vermedikleri sorusuna karşın şunları söylemişti Türkan Saylan:
“Hayır. Vermiyoruz. Böyle bir ilkemiz var. O çocukların bir kısmı militan olarak kullanılıyor. Biz de böyle casus gibi aramızda onları istemiyoruz. Baştan söylüyoruz. Herkesin prensipleri var.”
“Genç kızlar bu mesele yüzünden üniversiteye gidemiyorlar diye üzüldüğünüz, bunun haksızlık olduğunu düşündüğünüz olmuyor mu?” diye soran gazeteciye, “Asla. O kızları militan yapıyorlar.” şeklinde cevap veren Saylan’ın bu sözleri, şaşırtıcı bir zihniyet devamlılığının ipuçlarını ele veriyor. İşte bunların insan hakları savunuculuğu.
Saylana göre; her başörtülü Militan ve Casustur. Ne okuma hakkı, ne de yaşama hakkı vardır. KızılSorosta aynen böyle düşünmektedir. Tabi Yalçının Karanlık Odası da bundan farklı bir düşünceye sahip değildir. Kararı siz verin.
