enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3365
EURO
34,7792
ALTIN
2.387,41
BIST
10.265,83
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli
Az Bulutlu
17°C
Kocaeli
17°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
20°C
Cuma Hafif Yağmurlu
18°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
18°C
Pazar Açık
21°C

İhanetin Eşiğinde Muhalif Olmak

29.08.2020
A+
A-

Demokrasilerin vazgeçilmez değerlerinin başında özgür muhalefetin varlığı gelmektedir. Muhalefetin olmadığı yerde ne demokrasiden ne de özgürlüklerden bahsedebiliriz. Sorgulanmayan mutlak iktidar kendi bünyesinde ciddi sıkıntıları taşımaktadır. Ancak eleştiri yoluyla daha iyi yöntemlerin geliştirilmesi mümkün olabilir.
Siyasi partilerin varlık gayesi iktidara gelmek veya onda pay almak, en azından alınan siyasi kararlarda belli bir etkiye sahip olmaktır. İktidar politikalarının eleştirilmesi ve daha iyi bir politika örneğinin halka sunulması hizmet kalitesinin artmasını sağlayacaktır.

Muhalefetin iktidara gelme arzusu meşru olmakla birlikte, kullandığı yöntemlerin etik değerler ve toplumun çıkarları ile uyumlu olması gerekir. Amaca ulaşmak için her aracı meşru gören bir muhalefet anlayışı, ülkeye faydadan çok zarar verir.
İktidar-muhalefet mücadelesi, ölümüne düşmanlık üzerine kurgulanmamalıdır. Bu anlayışı taşıyan bir yapı, düşmanımın düşmanı dostumdur düsturuna uygun bir şekilde zamanla ihanete varacak söylem ve eylemlere kadar ileri gitmekten geri kalmaz.

Ülke içerisindeki çekişme, hiçbir şekilde ülke dışında bir çatışmaya varmamalı. Bir muhalefet liderinin dış güçlerin kendi ülkesine baskı uygulamasını, yatırım yapılmamasını, can güvenliği olmadığını söyleyerek turistlerin ülkeye gelmemesini talep etmesi ihanet değil de nedir?
İktidardaki parti ile mücadele ederken, ülke menfaatlerine zarar verecek söylem ve eylemlere yol açılması affedilmez bir durumdur.

Bu konuda en sağlam duruşu rahmetlik Erbakan Hoca vermiştir. Partileri kapatıldığı, siyasetin dışına itildiği halde, bir kez bile ülkesini başka ülkelere şikâyet etme yoluna gitmedi. Bugün de oğlu Fatih Erbakan aynı çizgide politika güdüyor. Ülkenin ve milletin çıkarı söz konusu olduğunda sonuna kadar siyasi iktidarın yanında durabildiği gibi, yapıcı eleştirilerle saygın bir muhalefet örneği ortaya koyuyor.

Batılı devletlerin muhalefetinin başka ülkeleri kendi ülkesine baskı yapmaya davet etmesi olgusuyla karşılaşılmaz. Hangi batılı muhalif lider Türkiye’de kendi ülkesini eleştirmekte ve yaptırım yapılmasını talep etmektedir? Bu tür örnekleri sadece 2. Dünya ülkelerindeki Batıya bağımlı, hatta onun devşirmesi olan yapılar ortaya koyabilir.

Ülkemizde can güvenliği yoktur, yatırım yapmayın diye çağrıda bulunan muhalif anlayış, kendi ülkesinin sonunu hazırlamaktan öteye gidemez. Ülkeye yatırım yapılmaz ve turist gelmezse işsizlik ve yoksulluk artar ve bu sayede iktidara geliriz anlayışı, ihanet anlayışıdır. Ülkenin daha iyi yönetilmesi için proje hazırlaması gerekenlerin, yıkıcı tavırları sağlıklı bir muhalefetin göstergesi olamaz.

ABD, Rusya, İran, Fransa, İngiltere gibi ülkeler gelmiş sınırımızı yeniden çizmeye çalışıyorlarken, bu ülkelerde ne işimiz var orada diyen bir ana muhalefet partisi mevcut değilken, bizdeki bir kısım muhalefetin PKK/PYD devletinin kurulması için canla-başla mücadelesini nasıl açıklayabiliriz?
Erdoğan düşmanlığı Türkiye düşmanlığına dönüşmemelidir.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.