YA ALİ , YA MAKYAVELLİ
Tarih’te yöneticilere yapılan birçok tavsiye vardır. Bu tavsiyeler içerisinde iki tavsiye önemlidir.
Bunlardan bir tanesi, Nikolas Makyavelli’nin bir yöneticiye nasihat şeklinde yazdığı Prens(hükümdar) isimli eseridir. Günümüz‘deki tabiriyle Makyavelizm: “ her şeyi hiçbir sınır yokmuş gibi yapma düşüncesidir.” Makyavelizm; ahlaka karşı menfaati önceleyen yaklaşımı benimsemektedir.
Makyavele göre insanlar nankör, değişken, içten pazarlıklı, riyakâr, korkak ve çıkarcıdırlar; iyilik yaptığın sürece yanından ayrılmazlar gereksiz yere canlarını, kanlarını bağışlarlar ancak gerçekten ihtiyaç duyulduğu zaman arkalarını dönüp giderler.
MAKYAVEL’E GÖRE İDARECİ
Makyavele göre idareci, yarı insan yarı hayvan olmalıdır. Hayvan kimliğine bürünen idareci tuzaklardan korunmak için tilki kadar kurnaz, kurtlardan korunmak için de aslan kadar güçlü olmalıdır.
Machiavelli’ye göre dinin değeri bile siyasal yaşama katkıda bulunduğu ölçüde ve büyüklüktedir.
Machiavelli’nin yöneticilere önerdiği bazı yöntemler etik değerlerle bağdaşmaz görünmekte. hile ve yalan, öğütlenmese de, tutulması gereken doğal yolmuş gibi gösterilmektedir.
Cumhuriyet kurulurken Makyavelist temeller üzerine kurulduğundan yöneticilerimiz genellikle Makyavelist yönetim biçimini tercih etmişlerdir.
Adnan Menderes Merhum, Ezan’ı aslına çevirince kabe’den düşürülen taşlardan birini yerine koyduk daha çok işimiz var diyor. Ama esas olan Kâbe’de ki siyah taşı kaldırıp yerine Makyavel’in taşını oturtmuşuz ve onun etrafında dönmeye başlamışız.
Bazen size Hz. Ömer’in Adaletini vaat ediyorum diyen yönetime talib olan sosyalist devlet adamları yetiştiren Hikmet Kıvılcımlı gibi teorisyenlerimiz oldu. “Her Valimiz Kendi Şehrinin Hazreti Ömer’i Olmalıdır; Devletin Soğuk Yüzünü Değil, Sıcak Elini ve Gülen Yüzünü Temsil Etmelidir” diyen devlet adamlarımızda olmuştur. Ama bu temenninin büyük oranda gerçekleştiği söylenemez. Çünkü bütün valiler, belediye başkanları Makyavelist sistemin eğitiminden geçmiş idarecilerdir.
Hz. ALİ NİN İDARECİLERİ
Bu tavsiyelerden bir tanesi de bir devlet başkanının valisi nezdinde bütün idarecilerine yaptığı tavsiyelerdir ki, bu Hz. Alinin Malik bin Eşter’e yaptığı tavsiyelerdir.
Ali Kâbe’den düşürülen taşlardan biridir. O yerine oturtulduğunda işin büyük kısmı halledilmiştir.
Zamanın devlet başkanı Hz. Ali, idarecisine Makyavel’in aksine ahlakı ve etik kuralları öncelemesini önerir ve şunları söyler:
“ Ey Vali (Ey idareci), seni vali tayin ettiğim şehri senden önce de yönetenler oldu. Bunlar içinde adilleri de vardı zalimleri de, şimdi sen kendinden önceki yöneticiler hakkında ne düşünüyorsan bundan sonra halkında senin hakkında öyle şeyler düşünecektir. Allah’ın insanlara bir kul hakkında söylettikleri o kulun gerçek halini gösterir. Bu yüzden kendine arkadaş olarak iyiliği seç. Hırslarını, arzularını kontrol et. Makyavel olmadığı için o dönem de Makyavelist olma diyememiş.
Makyavelin tersine Ali idarecisine, halka kalbini açmasını tavsiye eder. Onlara muhabbet beslemesini ve lütufta bulunmasını önerir. Makyavelin idareciye yırtıcı bir hayvan gibi ol tavsiyesi yerine Hz. Ali:
“Sakın halka karşı yırtıcı bir hayvan gibi davranıp çaresizlere saldırma. Kabahatleri ve bir takım kusurları olabilir. Nasıl sen Allah’tan kusurlarının bağışlanmasını istiyorsan sende onların kusurlarını bağışla. Sen onların üstündesin. Ama valilik (idarecilik) yetkilerini sana veren de senden üstündür. Seni idareci yapanın üstünde olan Allah da, sizi halkla imtihan ediyor. Sakın Allah ile savaşmaya kalkıp de gazabına hedef olma.
Hatalardan korunmanın yolu söz ve davranışlardan önce iyice düşünmektir. Yöneticiliğin başı yumuşak davranmaktır.
“Adaletli ol, toplum adaletle düzelir.”