enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,4582
EURO
34,9028
ALTIN
2.437,03
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli
Az Bulutlu
17°C
Kocaeli
17°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Az Bulutlu
16°C
Çarşamba Az Bulutlu
21°C
Perşembe Az Bulutlu
20°C

KANLI PAZAR

18.02.2021
A+
A-

1900’lı yıllarda bazı pazarların adaları Kanlı Pazar diye adlandırılmıştır. Bunlardan ilki Rusya’da, ikicisi Amerika’da, üçüncüsü bizde vuku bulmuştur.

 

Rusya’nın Kanlı Pazarı

 

2 Ocak 1905 (eski Rus takvimine göre 9 Ocak) sabahında on binlerce Rus işçisi Çar’ın sarayına doğru yürüyüşe geçerler. İşçiler saraya yaklaştığı sırada askerler hiçbir uyarıda bulunmaksızın işçilere ateş açarlar ve saldırırlar. Kaynaklarda verilen bilgilere göre özel süvari birlikleri ve Kazaklar işçileri kılıçtan geçirdiler. İşçilerin yürüyüşü Çar tarafından büyük bir katliamla sonlanmıştır. Yaşananlar tarihe Kanlı Pazar katliamı olarak geçer. Katliamda 1000’in, bazı kaynaklarda ise 500’ün üzerinde işçinin öldüğü yazılmaktadır. Binlerce işçi de yaralanmıştır.

 

Amerika’nın Kanlı Pazarı:

 

ABD’deki olay şu şekilde vuku bulur: Ülkede yaşayan siyahiler oy kullanma hakkı için 1965 yılında Alabama eyaletinde bulunan ve küçük bir şehir olan Selma’da 7 Mart günü tertip ettikleri mitingde polis genç bir siyah Amerikalıyı öldürür. Yaşanan şiddet olayları Amerika’da tarihe “Kanlı Pazar” olarak geçmişti. New York Times “yürüyüşün bastırılması ‘hızlı ve temiz’ bir şekilde gerçekleşti” diye yazar. Zencilerin oy kullanma hakkı sürelidir. İlk defa iki yıllık bir yasa çıkartılır, sonra beş yıl uzatılır, 1982 yılında Başkan Ronald Reagan yasayı 25 yıl uzatmıştır ve Başkan George W. Bush 2006 yılında süreyi yeniden 25 yıl daha uzatmıştır. İşte Amerikan Demokrasisi!

 

Türkiye’nin Kanlı Pazarı:

 

16 Şubat 1969 Pazar günü sol örgütler ABD altıncı filosunu protesto etmek için bir yürüyüş tertiplerler. Miting Beyazıt’tan başlayıp Taksim’de sona erecek şekilde planlanmıştır. Bunda ne var? Masum bir miting diyebilirsiniz, fakat aynı meydanda 1955 yılının 6-7 Eylül olaylarının olduğunu ve yüzlerce iş yerinin yakılıp yıkıldığını iyi hatırlayan İçişleri Bakanı olayı engellemek istemektedir. Hem de dost filoya ayıp olmaz mı bu eylem?

 

Sayın İçişleri Bakanı ve Başbakan Süleyman Demirel, Menderes’in “asla yapmayacağım, halkla öğrencileri karşı karşıya getirmeyeceğim” dediği gibi demiyordu. Beş bin gencin kanında ‘Demirel eli’ vardır. Mit’in öncesinin Cuma günü hutbelerden, Pazar günü Taksimde yapılacak kızıl mitingi engellemek için herkesin taşını, sopasını alıp gelmesi ilan ediliyordu. Ankara’dan itibaren binlerce insan getiriliyor ve Dolmabahçe Camii’nin önüne demirleyen 6. Filo’ya karşı çimlerin üzerinde namazlarını kılıyorlardı. Daha sonra Harun Karadeniz bu olayı puta karşı kılınan bir namaz olarak niteleyecekti. Haksız da değildi. Zamanın MTTB başkanı İsmail Kahraman ve olayın tetikçilerinden Mehmet Şevket Eygi bu iddiaya cevap vereceklerdi, 2000’li yıllarda. Ama Harun Karadeniz 1975’te ölmüştü.

Osman Yüksel Serdengeçti olayın müsebbibi olarak “Tüysüz Said” dediği Mehmet Şevket Eygi’yi gösterecekti. Rahmetli Eygi hükümetle birlikte ABD’nin savunuculuğuna soyunmuş ve Pazar günü için cihat çağrısı yapmıştı. “Taşınızı sopanızı alın, Taksime gelin ey Müslümanlar” diye gazeteye başlık atmıştı.

Aslında yapılmak istenen, Demirel’den askerler Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay vasıtasıyla anayasada bazı değişiklikler yapılmasını isterler. Fakat bu değişikliklere solcu işçiler, sendikalar ve öğrenciler karşı çıkar. Tabii bunların parlamento uzantısı olan CHP ve TP de karşı çıkarlar. Sonuçta Taksimde solculara cami cemaati, Komünizmle Mücadele Derneği, Milli Mücadele Derneği, MTTB ve “hoş geldin dost filo” diyen Nurcular ve Süleymancılar önderliğinde saldırır ve iki kişi ölür. Sonraki gün de kanun meclisten sessizce geçer.
Bunun üzerine Behice Boran, Türkiye İşçi Partisi başkanı, bir demeç verir ve der ki: ”Bir kanun için iki kişinin ölmesi mi gerekiyordu?”

 

En aklı başında açıklamayı Merhum Nurettin Topçu yapar; “Kin ile Din Bir Arada Olmaz” diye bir makale yazar. Her iki tarafın da yaptığı yanlışları gösterir ve yapılması gerekeni de söyler. Bu miting Türkiye’deki kanlı mitinglerin ilkidir. İlk defa bomba atılmıştır ve bombayı DSP eski Milletvekili Celil GÜRKAN atmıştır. 1920’de Azerbaycan’da komünizmin saadet ve selameti için yapılan cihat çağrısından sonra 1969’da da Amerikan 6. Filosu’nun saadet ve selameti için Müslümanlara cihat çağrısı yapılacaktı. Sağ ve sol arasındaki diyalog imkânları ortadan kaldırılmış ve kanlı çatışmalara zemin hazırlanmıştı. Kaybeden biz, kazanan Amerika ve Rusya olmuştu.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Nedim Tahtacı dedi ki:

    Maşallah barekallah. Elinize sağlık hocam.