Erbakan hocaya göre insanca hakça bir düzen kurmak için dört düzen kurulmalı;
Bir dönem insanca, hakça bir nizam sloganıyla batıcı bir parti ülkemiz de çıktı meydanlarda bağırdı ve halkta inandı bunlara oy verdi.
Fakat bu Roma’dan, Yunan’a oradan da binlerce yıl öncenin Mısırına gidip Firavuni düzenin çağdaş ürünü olan bu batıcı lider ne yaptı? Ülkeye kan zulüm ve gözyaşı getirdi, ülkeyi 70 sente muhtaç edip gitti. O da başka bir batıcıdan enkaz bir ülke devralmıştı.
“Allah İnsanlara hayvanlardan ayrı dört hususiyet vermiş işte, cenabuhak İnsanlara hayvanlardan ayrı dört tane hususiyet verdiği için insan toplumlarına ait bir nizam, düzen kurmak istediğimiz zaman dört tane nizam kurmak gerekiyor.
Bu dört tane düzen nerden çıkıyor? Çünkü cenabuhak,insanlara hayvanlara nazaran dört ayrı özellik vermiş. O halde insanlara ait bir toplum için bir kural koyacaksan insanların özelliklerinden dolayı dört tane nizam koyacaksın. Nedir bu dört nizam, dört ölçü?
1-Din düzeni; insanlar toplum haline geldikleri vakit onların iyi ve kötüyü ayırma hasletleri, kötüyü ve çirkini ayırma hasletleri toplumda din düzenini meydana getiriyor.
2- İktisat düzeni; İnsanda faydayı ve zararı ayırma özelliği toplum haline gelince, toplum da iktisat düzenini kurmayı gerektiriyor.
3- Yönetim düzeni; İnsanda adalet ve zulmü ayırma kabiliyeti, yani ünsiyeti, bu defa da toplum da yönetim siyaset düzenini kurmayı gerektiriyor.
4- İlim düzeni; doğruyu ve yanlışı ayırma düşüncesi ilim düzenini gerektiriyor. Onun için İnsanların düzeni böylece dört tane nizam halinde düzenlenmesi gerekiyor.
Bu Nizamın Nasıl Kurulacağını Erbakan Hoca Şu Şekilde Açıklıyor:
“Peki, bunu nasıl kuracağız, nasıl tanzim edeceğiz? Bu güne kadar ki insanlık tarihini inceleyeceğiz ve insanlar tarih te düzenlerini nasıl kurmuşlar bunları tespit edeceğiz. Bugün insanlık tarihin çok önemli bir dönüm noktasındadır. Hangi noktadır? Nasıl bir düzen kurulması lazımdır? Bunun için bulunduğumuz tarihi noktayı çok iyi anlamamız lazım.”
(…) İnsanlık tarihinde medeniyetler bakımından geriye doğru gittiğimiz zaman, Sosyolojik olarak;
1-İlk insanlar tek aileler halinde yaşıyorlardı, burada bazı rakamlar vereceğiz fakat bu rakamların kesinliği yoktur tahmini sürelerdir. Taakı Mısır dönemine gelinceye kadar.
2-sonra aileler daha büyük aileler (akraba) haline geldiler. Yanı ailelerin büyük aile haline gelmesi bu günden 60 bin yıl öncesine dayanır diyor bilim adamları.
3-Sonra aşiret haline geldiler 28 bin yıl önce,
4-sonra aşiretler birleşti kabile haline geldiler. 28 bin ile- 20 bin yıl arasında
5- sonra, 20 bin ile 5 bin yıl arasında kabile devrinde çobanlık devrini yaşadılar.
6-5 bin yıl, bugünkü tarihin başladığı noktadır. Bundan önce yazı yoktur. Bundan öncesi için bu gün deliller ile tespit edilemiyor. Ancak din kitaplarının verdiği bilgilerden bu dönemlerle ilgili bilgiler edine biliyoruz.” diyor hoca.
(Bir kısım bilim adamları vahyi kaynak kabul etmediği için bu döneme karanlık dönem diyorlar. Diğer bir grup bilim adamı vahyi kaynak olarak kabul ediyorlar. Mesela, Prof. Dr. Hüseyin Hatemi Hoca şöyle der: “ Vahiy kesin kaynaktır buna inanmayan akıl hastasıdır” )
Peki, ne olacak? Yeni bir dönem başlayacak, bak; bugüne gelinceye kadar dikkat ederseniz Mezopotamya da Peygamberler aydınlık bir dönem kurmuş. Sonra, Mısır o medeniyeti karartmış. Sonra, Musa AS gelmiş aydınlanmış, Davut AS gelmiş aydınlanmış. Ama yunan gelmiş karartmış. İsa As gelmiş aydınlatmış, sonra Roma ve Bizans gelmiş karartmış. İslamiyet gelmiş aydınlatmış. Batı 1600’ de ayağa kalkmış ve karartmış. Şimdi yeniden bir aydınlık döneme girilmesi gerekiyor” diyor Erbakan Hoca ve devam ediyor:
“ Onun için şu anda insanlığın çektiği ıstırap bu yeni düzenin temellerini kurmaktır. Artık yeniden peygamber gelmeyecek. Peki, insanlık yeniden nasıl aydınlanacak? Çünkü İslamiyet yeniden aydınlık nizamı kurmanın temel esaslarını getirmiş. Ve nasıl kurulacağının esaslarını da koymuştur. İçtihat edilerek, İşte Kur’an işte hadisler ve diğer esaslar ortada, içtihadı kim yapacak? Âlimler, İlim adamları yapacak. Ve Bu devrin düzeni böylece orta yere çıkacak. İnsanlığın kurtuluşu işte buna bağlıdır. Ama bu kolay olmayacaktır. Bu çalışmayı kimler yapacak? Müslümanlar yapacak, neden? Çünkü Cenabu hak Kur’an-ı kerim de diyor ki, “siz ümmetlerin en hayırlısısınız”. Neden? Çünkü, “siz marufla emredersiniz, Münker den nehyedersiniz.” Maruf ne demek? Adil, insanca, hakça düzenin gerektirdiği şey demek. Münker ne demek? Adil düzenin yasakladığı şey yanı ne adildir, ne değildir bütün insanlığa öğretmekle görevli olan topluluk sizsiniz onun için siz toplulukların en hayırlısısınız.”
Bu açıklamalar ışığında Hoca İnsanlığın beklediği aydınlık devir için şunları söylemektedir: “O halde şimdi insanlığın beklediği “aydınlık” medeniyeti Müslümanlar kurmakla mükelleftir. Nasıl kuracaklar? Temel de adalet, hakkı üstün tutan zihniyete dayanarak. Bu medeniyeti yeniden temel esaslara (Yani İbrahim’i) esaslara uygun olarak kuracaklar bu kurulacak.
Gelecek yazımız da Erbakan Hocanın, İkinci İslam medeniyeti birinci İslam medeniyetinin kopyası değildir.” Konusunu açıklayarak konuyu bitireceğiz İnşallah
