enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,2417
EURO
34,6804
ALTIN
2.396,97
BIST
10.247,98
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli
Az Bulutlu
18°C
Kocaeli
18°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
15°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
20°C
Pazar Az Bulutlu
19°C
Pazartesi Açık
20°C

Faizsiz Sistem Nasıl Gerçekleşir ?

A+
A-

Yeni bir ekonomik düzen istiyor Erbakan. Bugünkü düzenin ne kadar haksız, adaletsiz, komprador- Mason azınlığın çıkarına örnekleriyle anlattıktan sonra, karşısındaki kalabalığa şöyle diyor:
-İnşallah bütün bu gidişatı düzeltecek faizsiz iktisadı sistemimizi de teferruatıyla anlatırım size bir başka sohbetimizde!
Üzerinde bolca etli ekmek yendiği için yağ kokan bir masanın başına karşı karşıya oturduğumuz zaman:
-Anlatır mısınız bana faizsiz iktisadı sisteminizi dedim
Faizsiz Sistem:
Kısaca şuymuş: Bugünkü sistemde bankalar vatandaşın tasarruf edilmiş paralarını belli bir faizle toplayıp İstanbul, İzmir gibi komprador- Mason iş adamlarının hizmetine veriyorlar- Halkın parası kendi yararına değil başkasını zengin etmek için kullanılıyor. İşte misaller ortada. Elazığ’da toplanan 100 milyon lira mevduatın ancak 10 milyon lirası Elazığ’da kullanılıyor. Erzurum’da toplanan 200 milyon liralık mevduatın ancak 15 milyon lirası Erzurumlu iş adamlarına veriliyor. 185 milyon lirası yallah İstanbul’a Böyle bir sistem düşük faizle para toplayıp yüksek faizle satmak, yüksek faizli paralarla fahiş kârlı işler çevirip halka kazık atmak çarkını döndürmekten başka bir işe yaramaz. Öyleyse ne yapmalı? Bir defa faiz Müslümanlıkta haram. Hem faizsiz, hem kazanç getiren ve milli ekonomiyi ve milli sanayii geliştiren bir sistem nasıl kurulmalı? Kolay. Var böyle bir sistem. Şimdi Batı âlemi de bu yola gidiyor. – Gördünüz mü Batıdan misal getirmeden olmuyor. Bu işler, Erbakan bile haklılığını savunmak için Batı da var diyor. Paranı veriyorsun bankaya ve tercih edebileceğin bir senet alıyorsun. Yani paranı bir kurulu işe yatırıyorsun. Bankalarda sattıkları hisse senetlerine göre itibar sahibi oluyorlar. Artık paranı yatırdığın işin kazancı neyse, hissene o düşecek. Bir defa böylece yüzde 3-4 gibi küçük faizler yerine en az yüzde 15-20 kazanç sağlıyorsun. Ve de sermaye piyasasını kuvvetlendiriyorsun.
-Riski de var ama dedim satın aldığınız hisse senedi borsada düşebilir iş zarar edebilir.

Devletin Rolü

-Başıboş bırakmayacaksınız ki bu sistemi, dedi. Bir defa devletin milli sanayii kurucu bir tutumu olacak. Bugün artık, iyi hesaplanmış, kontrollü bir sanayi için kârı yüzde 20.25.30 diye önceden tespit etmek mesele bile değildir.
-Devletçisiniz adam akıllı siz.
-Bizim gibi bir ekonomiye sahip memlekette devletin kalkınmadaki rolünü inkâr mı edeceğiz? Ancak bugünkü gibi işlemeyecek devletçilik; yani bir komprador Mason azınlığın çıkarlarına hizmet etmeyecek. ; milli sanayisinin beslenmesi, büyümesi, güçlenmesi, yurt sathına yayılması hizmetini görecektir. Demirel idaresi kalkınmanın hedefini saptırdı. Bir çıkarcı sömürücü zümrenin işine yarar hale getirdi. Biz halka Anadolu’ya dönük kalkınma istiyoruz ve onun yolunu gösteriyoruz. Özel sektörcüyüm ama devletin yardımını reddetmiyorum.
-Peki, yabancı sermaye?
-Eveet, yabancı sermaye kullanacağız şüphesiz. Yabancı sermayeye de yabancı teknolojiye de ihtiyacımız var. Bir memlekete yabancı sermaye ile birlikte teknolojide giriyor, faydalanıyoruz. Ancak yabancı ve üstün sermayenin kudreti altında ezilmemek var. Nasıl olacak bu iş? Hem yabancı sermayeyi buyur edeceksiniz hem de milli sanayii kurup işleteceksiniz. Nasıl olacak? Misalleri var dünyada, Japonya var, Hindistan var buyurun diyorlar yabancı sermayeye ama şartlarımız var. Geleceksin şu fabrikayı kuracaksın ve bizden şu kolaylıkları göreceksin. On sene, on beş sene müddetle muntazam şu kadar kar edeceksin., kârın şu kadar miktarını iade ettiğimiz zaman sermayeni yurt dışına çıkaracaksın. Ama şu kadar yıl sonra, sermayeni iade edip buyurun gidebilirsinizde diyeceğiz, yani fabrikanı millileştireceğiz. Sana da milli sanayimize yaptığın hizmetlerden dolayı teşekkür edeceğiz. Bugün dünyada bu şartları kabul ederek gelen büyük sermaye var. Var ki, Hindistan, Japonya böyle yapıyorlar.
-bugünkü işleyişle yabancı sermaye zararımızadır diyorsun?
-Elbette bir kökü dışarıda azınlığı beslemekten başka ne işe yarıyor?
-Beni şaşırtıyorsunuz!

Kedi Ve Fare

Memleket ’in en gerçeği bunlar. Ben Odalar Birliğinde, Trakya daki ayçiçeği imalatçılarını yabancı sermayeye karşı güçlendirme tedbirleri aldım diye kötü kişi oldum. Oysa yabancı sermaye bu elli, atmış imalatçıyla, kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor. Yağ piyasasını istediği gibi ayarlıyor. Biraz direnen imalatçıyı hiç acımadan iflasa sürüklüyorlar. Şimdi duyuyorum ki bu yıl (1969) beş tanesi iflas etmiş.
-Peki, bunlar seslerini iktidara ulaştıramıyorlar mı?
-Nasıl ulaştırabilirler? O yabancı firmanın yaptığı yağ geçim istatistiklerinde önemli bir rol oynamaktadır. İktidarın ise ödü patlamaktadır. İstatistikteki maddelerin fiyatı yükselecek diye. Sırf bu yüzden imalatçıyı yabancı aslanın ağzına atmaktadır. Sen yağ fiyatlarını sabit tut da piyasada ne yaparsan yap demektir. Bunu anlamak ise şudur. Trakya daki ayçiçeği müstahsili ve imalatçısı devlet desteğinden, koruyuculuğundan mahrum ediliyor. Piyasa yabancı sermayenin kontrolüne bırakılıyor.
– Tütün de, zeytin de, ayçiçeğinde de aynı şey aynı oyunlar; ama aynı topluluklardan oy almaya da devam ediyorlar.
Son Perde
-Bitiyor ama bu oyunun son perdesi oynanıyor artık. Adalet Partisinin tavanı böyle bir oyuna getirilmemelidir diyoruz. Bunu söylüyorum beni dinlemeye gelen Müslüman topluluklara ve İnşallah muzaffer olacağız.
-anlatabiliyor musunuz bütün bunları Konyalılara?
-Halk, kendisine yakın birinin meseleleri bilerek konuşmasından hoşlanıyor. Her şeyi açık açık anlatıyorum. Siz de dinlemişsinizdir, görüşmüşsünüz.
-Evet, kazanacak gibi görünüyorsunuz.
-Allah’ın lütfu keremiyle bu işte de muvaffak olacağız. Doğru yolda iman yolundayız. Hakikatin sesi gürdür bizi duyuyorlar ve şükürler olsun Cenabı hakk’a ki itimatlarını esirgemiyorlar.
Evet, Hoca Konya da etkili bir seçim kampanyası yürütüyor. Kendi çaplarında küçük küçük faizcilik yapan zahirecileri, kunduracı esnafını, küçük tüccarları, büyük faizciler aleyhine kıyama davet ediyor. Ve etrafına da topluyor. Onları, faizsiz bir iktisadı sistem kurulması yolunda İnşallah diyerek coşturuyor.

Erbakan, yarattığı mistik hava içinde sağa, sola serptiği tohumlardan nasıl hasat yapacak göreceğiz.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.