enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3374
EURO
34,8108
ALTIN
2.390,60
BIST
10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli
Açık
19°C
Kocaeli
19°C
Açık
Pazartesi Açık
24°C
Salı Parçalı Bulutlu
27°C
Çarşamba Az Bulutlu
22°C
Perşembe Çok Bulutlu
18°C

CHP + CIA = 27 MAYIS DARBESİ

29.08.2020
A+
A-

27 Mayıs 1960 Darbesi,  Cumhuriyet tarihimiz açısından çok önemli bir olay, aynı zamanda herkesçe bilinen, henüz tarih olmamış fakat tarihe geçmiş talihsiz bir darbedir. 27 Mayıs ile ilgili olarak Bedri Baykam’ın bu konu için yazmış olduğu ve röportajların yer aldığı “27 Mayıs İlk Aşkımızdı” isimli eserinden Sayın Hasan Bülent Kahraman ile yaptığı söyleşiyi aktarmamız, zannediyorum 27 Mayıs hakkında gerekli bilgiyi verecektir.

 

H. B. KAHRAMAN:
– İnönü’nün bir lafı var: “Şartlar gelişirse, ihtilaller hak olur.” Kendisi öyle bir gelenekten geliyordu. Anadolu ihtilali de bir başka açıdan Osmanlı sarayına karşı bir ayaklanmadır. (1)

 

B. BAYKAM:
– İhtilalin yapılması için her şey denenmiş diyorlar.

 

H. B. KAHRAMAN:
– Her şey denenmemiş… İsmet Paşa meclis kürsüsünden açık davetiye göndermiş orduya… İkincisi, o dönemde basına karşı büyük sansür uygulamaları vardı. Ama sansüre karşı da gayet büyük bir direniş vardı. Yani sivil idarenin monarşiye karşı, idareye karşı direnme gücü tükenmez. Orduya davetiye sadece CHP tarafından çıkarılmamıştır. Subaylar ihtilal öncesi ABD’ye gitmiştir. 12 Mart ve 12 Eylül öncesinde de subaylar ABD’ye gitmiştir. (2)

 

B. BAYKAM (27 Mayıs saat beşte):
– Ordunun en büyük koygusu, ABD’nin bunu duyup müdahale etmesidir. Selim Sarper, ‘dışarıdan bir müdahale olmayacak’ teminatını vermiştir. Ne ABD’den, ne başka bir ülkeden…

 

H. B. KAHRAMAN:

– İşte o ‘ABD’nin müdahalesi olmayacak’ teminatı, 27 Mayıs hareketine kanıttır.

 

ABD darbeye taraf olduğu için darbeye müdahale etmemiştir. 27 Mayıs hareketini ABD, ordunun eliyle yaptırmıştır. 1950’de DP ABD’nin çok yakın desteği ile işbaşına geldi… Türkiye’nin iktisadi yapısı ABD’nin sermayesiyle gelişti fakat IMF raporlarında Türkiye her zaman bir tarım ülkesi olarak kalmalı idi… Ne zaman ki Menderes ‘biz Türkiye’yi sanayi ülkesi yapmak istiyoruz’ dedi, ABD ile ilişkiler kötüye gitmeye başlıyor.

 

Menderes, ‘ABD bize istediğimiz desteği sağlamazsa, biz de gider Rusya’dan ya da dünyanın başka yerlerindeki dostlarımızdan bu desteği sağlarız’ demiştir. 60’lı yılların öncesinde o dönemin CIA ile çok yakın ilgili meşhur gazetecisi Cyrus Sulzberger Türkiye’ye gelmiştir. “Türkiye’de Menderes iktidarı ateşle oynamaktadır.” demiştir. Niye ateşle oynamaktadır? Çünkü sanayi yapmak istemektedir. 12 Mart öncesinde aynı yazar Türkiye’ye gelmiştir ve demiştir ki: “Süleyman Demirel bir çılgın atın üstüne binmiştir. Bu atın adı da ‘sanayi atı’ dır. Demirel ateşle oynuyor.” Dikkatinizi çekerim Sulzberger’in makaleleri Newyork’ta yayınlandıktan hemen sonra, 27 Mayıs ve daha sonra 12 Mart olmuştur. (3)

 

B.BAYKAM:
– Söylediklerinizin tamamen doğru olduğunu varsayalım. ABD’nin Türkiye profilinin değerlendirme açısından. Ama bu veriler 27 Mayıs darbesini, diğer sebeplerden kaçınılmaz bir gereksinim haline gelmesini engelleyen bir neden değildir.

 

H. B. KAHRAMAN:
– Eğer bir askerî idare bütün bunlardan sonra bir ülkenin başına geçiyorsa ve o ülkenin kötülerini iyiye çevirmeye çalışıyorsa, ben derim ki, bırak o ülkenin kötüleri kötü kalsın. Çünkü o ülkenin sivil idareleri, o ülkenin halkındaki bilinçlenme düzeyi, zamanı geldiğinde olayları çözer. (4)

 

“27 Mayıs, anayasayı bir bürokrat kadroya, proflara havale etmiştir. 27 Mayıs anayasası, bürokrata dayanmış meclis sistemini ortadan kaldırmıştır.”

 

“27 Mayıs, taşra burjuvasının palazlandığı zaman hazırladığı anayasadır. ‘Tepki Anayasası’ dır. Ordu 27 Mayıs öncesinde taşra burjuvasının palazlanmasını içine sindirememiştir.” (5)

 

Aynı kitapta Uğur Mumcu: “27 Mayıs bir ittihatçı darbedir” demektedir. İttihatçı darbeleri biz 31 Mart vakasından ve Bab-ı Ali Baskını’ndan hatırlarız. Her ikisi de kanlı darbelerdir ve imparatorluğu batıran darbelerdir.

 

İsmet İnönü istemeseydi ne Menderes ve arkadaşları asılırdı, ne de Deniz Gezmiş ve arkadaşları asılırdı. Talat Aydemir’i birinci defa affeden İsmet İnönü’dür. İkinci ayaklanmasında asılmasını isteyen de İnönü’dür. ABD’nin verdiği bir başbakanlık koltuğuna karşılık İnönü, Menderes ve arkadaşlarını idam ettirmiştir.

ABD daha sonra da milli şefimiz, büyük kurtarıcımız İnönü’yü, Kıbrıs Hadisesi’nde rezil rüsva eylemiştir.

 

27 Mayıs Darbesi, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinin sebeplerini en iyi şekilde yazan prof. Çetin Yetkin hocanın “Türkiye’de Askeri Darbeler ve Amerika – 27 Mayıs 1960/12 Mart 1971/12 Eylül 1980” isimli kitabına bakılabilir. Fakat bildiğim kadarıyla kitabın baskısı yok..

————————————————————————-

Bedri BAYKAM  –  “27 Mayıs İlk Aşkımızdı”

S: 142.                           a.g.e
S: 143.                           a.g.e
S: 145.                           a.g.e
S: 150                            a.g.e

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.