Ülkemiz halkın inançlarını yaşaması yönünden zor günler geçirmiş, büyük baskılara maruz kalmıştır.
Tanrı Uludur sesi Minarelerden duyulmaya başladığı andan itibaren, bu sese karşı da bir mücadele başlamıştır.
Bu millet çanları susturmuştu ki minarelerden Allah sesi duyulsun ama öyle olmamıştı. İsmet Özelin ifadesiyle;
“Çanlar sustu ve fakat
binlerce yılın yabancısı bir ses
değdi minarelere: Tanrı uludur Tanrı uludur
polistir babam
Cumhuriyetin bir kuludur .”
Minareden yükselen sese karşı çatılardan Allah’u Ekber sesleri yükselmiştir.
Bu konuda hatırasını dinlediğim bir Hamit aga vardı:
Müezzin Minareye çıktığında Hamit aga da çatıya çıkarmış, Tanrı Uludur sesi duyulunca o da Allah’u Ekber diye başlarmış çatıdan ezan okumaya bu sıra da devriye gezen jandarmalar o binaya hücum edince çatıdan çatıya atlarmış ve ezanı bitirirmiş.
Hamit aga sokaklarda yatardı. Birçok kere karakola götürülmüş ve işkence edilmişti. Bazı imam arkadaşlara çok kızardı. Vaaz ederken onlara bağırırdı, hutbede iken in oradan aşağı diye bağırırdı imam arkadaşlara.
Hamit aga minarelerden dualar edildiğini görmeden göçtü bu dünyadan Allah rahmet eylesin.
Minarelerden ezanlar, dualar, tekbirle okutan bir Cumhu Başkanı var ülkemizde, bizim açımızdan şükredilecek bir durumdur.
Bu ülke öyle Cumhur Başkanları gördü ki, bırak minareden dua edilmesini mezar başında Fatiha okunmasına bile izin vermemiştirler.
Yavuz Gökmen bir anısın da; Cumhur Başkanı Fahri Korutürk ile İran gezisi sırasında, Hafızın kabrini de ziyaret etmiştiler. Zamanın dışişleri bakanı İhsan Sabrı Çağlayangil efendim, müsaade ederseniz bir Fatiha okuyalım deyince, Cumhur Başkanımız, hayır olmaz biz laik bir devletiz Fatiha okuyamayız demiş.
Bunun üzerine Çağlayangil, Yahya Kemalin şu şiirini okumuş Meşhur şair Firdevs’inin mezarı başında
“RİNDLERİN ÖLÜMÜ
Hafız’ın kabri olan bahçede bir gül varmış;
Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.
Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış
Eski Şiraz’ı hayal ettiren ahengiyle.
Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar; her gece bir bülbül öter.”
Şiir bitince Sayın Cumhur Başkanımız, “ Ne güzel Fatiha okudun” demiş.
Tabi herkeste bir şaşkınlık olmuş!!!….
