Gara Operasyonu Üzerine…

Gara, Irak’ın kuzeyinde, Türkiye sınırına 35-40 km uzaklıkta, PKK’nın en büyük üsleri konumunda olan Kandil ile Sincar arasında bulunan sarp dağlık bir alan. Bu bölge PKK açısından hem Kandil-Sincar bağlantısı hem de sınırlarımıza uzaklığı dolayısıyla büyük önem taşımaktadır. PKK kendini Gara’da güven içinde hissetmekteydi.

5-6 yıl önce sivil durumdayken PKK tarafından kaçırılan asker, polis ve MİT elemanları Gara’da teröristlerin elindeydi. Bu vatan evlatlarını kurtarmak için Türk devleti doğal olarak çok farklı yolları kullandı. Bu yolları bizlerin bilebilmesi mümkün değil. Fakat tahmin yürütmek de zor değil. Her şeyden önce PKK’nın siyasi uzantıları ile görüşülmüştür. Irak merkezi yönetimi ve Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetim aracılığı ile sorun çözülmek istenmiştir. Lakin ne merkezi ne de bölgesel yönetimin PKK üzerinde gücü olmadığı görülmektedir.

PKK’nın en büyük hamisi olan ABD ile görüşülmüştür. Fakat ABD zaten bu işlerin müsebbibi olduğu için destek vermemiştir. ABD desteğini teröristlere vermeyi ve Türkiye’yi zora düşürmeyi tercih etmiştir. Önce Biden yönetimi daha sonrada onun tasma ile yönlendirdikleri muhalefetin bir kısmı dilini değiştirmek zorunda kaldı.

Başta CHP’nin önde gelenleri olmak üzere muhalefetin ciddi bir kesimi katliam dolayısıyla PKK’yı lanetlemediler. PKK ve diğer terör örgütlerinin her daim sözcüsü olmuş olan, isminde Türk kelimesi bulunan lakin Türk’ten nefret eden Tabipler Birliği de aynı tarzda bir açıklama yapma yoluna gitmişlerdir.

Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanının bu şehitlerin sorumlusu olduğunu söylüyor ve bu süre içinde ne yaptın diyor. Benim de Kılıçdaroğlu ve diğer muhaliflere bazı sorularım olacak:

1) Sayın Kılıçdaroğlu, ülkeyi birlikte yönetmek istediğinizi söylediğiniz en büyük ortağınız olan PKK’nın siyasi ayağı HDP ile bu konuyu hiç görüştünüz mü? Bu vatan evlatları sizin gündeminize hiç geldi mi?

2) Barış ve demokrasi için hareket ediyordunuz ya, neden Diyarbakır’a değil de İstanbul’a yürüdünüz?

3) Devlete silah sıkan teröristleri sempatik göstermek için onca takla atan sizler neden Diyarbakır annelerini bir kez olsun ziyaret etmediniz? Hatta bu eylemden en az HDP kadar rahatsız olmanızın nedeni nedir? Siz terörün bitmesini istemiyor musunuz?

4) Sayın Meral Akşener, siz bir teröristin diğer bir teröristi yücelttiği tiyatroyu bayan Demirtaş ile izlerken çok güzel gülücükler atıyordunuz. Teröristin yazdığı bir tiyatroyu izlemek sizi neden bu kadar mutlu etti?

5) Kadın dayanışması uydurması ile millete HDP’yi sempatik göstermeye çalışmayı bildiniz de, bir anne olarak teröristlerin elindeki vatan evlatlarının acısını neden hiç hissetmediniz? Bu kadar samimi olduğunuz kankalarınızdan böyle bir talepte bulunmak çok mu zordu? Siz onları mutlu etmek için ülkenin üniver yapısını, resmi dilini bile tartışmaya açmış ve ortak bir anayasa üzerinde mutabık kalmışken böyle küçük bir ricanızı kırmazlardı sanırım.

6) Yasin Börü başta olmak üzere birçok masumun katili olan, kardeşi dağda terör liderleri arasında yer alan ve hatta Kandil’in talimatıyla partiyi yöneten biri olan Selahattin Demirtaş’a olan sevginizin kaynağı nedir? Serbest bırakılması ve ilk kahvaltıyı sizin evde yapması için bu kadar istekli olmanız hangi ülkücü duygunuzun bir yansımasıdır? Demirtaş’tan vatan evlatlarının serbest bırakılmasını mı isteyecektin?

7) Meral hanım, mecliste sizin PKK sempatizanlarının oyu sayesinde mecliste oturduğunuzu HDP milletvekili söyleyince neden sessizliğe gömüldünüz? Yoksa denilenler doğru mu? Erdoğan’a sıra gelince kurt kesilenler, HDP karşısında kediye dönüşüyorlar. Acaba bunun nedeni nedir?

8) Tıpkı Gezi’de olduğu gibi Boğaziçi olaylarında da PKK talimatları çok belirleyici olmuştur. Dağda sıkışan PKK ülkede kaos çıkarılması talimatını verdi ve CHP, HDP ve İP bu talimata uygun hareket ettiler. Demokrasi ve özgürlük eylemlerinde öğrenciden çok militan vardı. Bu eylemlerde yer alan öğrencilerin çok büyük bir bölümünün terör örgütlerinin kontrolünde hareket ettikleri de bir gerçek. Bu gençler içinde Müslüman görünümlü FETÖ teröristleri de mevcuttu. Sözüm ona bu öğrenciler HDP temsilcileri ile görüştüklerinde terör eylemlerine son verilmesi ve vatan evlatlarının serbest bırakılması talebinde de bulundular mı?

9) Boğaziçi provokasyonunda ortalığı yakıp yıkmaya çalışanlar ve onların sanal alemdeki dostları PKK’yı eleştirmeye sıra gelince sustular. PKK terörünü lanetleyemeyenler haindir, teröristtir.

Gara şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Yüce Türk milletinin başı sağ olsun.